okumali

Site İçi Arama

Ziyaretçi İstatistikleri

mod_vvisit_countermod_vvisit_countermod_vvisit_countermod_vvisit_countermod_vvisit_countermod_vvisit_countermod_vvisit_countermod_vvisit_counter
mod_vvisit_counterBugün313
mod_vvisit_counterDün867
mod_vvisit_counterBu hafta2353
mod_vvisit_counterBu ay12584
mod_vvisit_counterHepsi1839593

ALİM

Ey yeşil sarıklı  ulu hocalar!

…………….

Kardeşim İbrahim bana mermer putları nasıl devireceğimi öğretmişti.

                                                                                          Sezai KARAKOÇ

Alim kimdir? Vasıfları nelerdir?21.yüzyılda bir alim nasıl olmalıdır? Bu soruların cevabını doğru verebilirsek şu an içinde bulunduğumuz krizin aşılması noktasında çok ciddi bir mesafe kat etmiş olacağız. Çünkü bugün yaşadığımız sıkıntıların başında alimsizlik/ulemasızlık sıkıntısı gelmektedir.

Alimler peygamberlerin varisleridirler buyuruyor resul (a.s).İlk bakışta ifadenin büyüklüğü karşısında şaşakalıyor insan. Fakat biraz tefekkür ettiğinde bu ifadenin hakikati izhar ettiğini yakinen müşahede edebilir.Neden peygamberlerin varisi?Ya da peygamberlerin hangi özelliklerinin taşıyıcılarıdır alimler?Artık vahiy kesildiğine ve bir daha resul ve nebi gelmeyeceğine göre alimlerin veraseti nasıl tezahür edecektir?Bu sorulara birkaç yönden cevap verilebilir kanaatindeyim.

Evvelen; Davet ve tebliğ vazifesi itibariyle varistir alimler. Peygamberlerin hemen tamamının en çok üzerinde durduğu, asla terk etmediği ve hiçbir kınayıcının kınamasından korkmadan her hal ve şartta icra ettiği vazifesi davet ve tebliğdir.’Rabbinin yoluna hikmetle ve güzel öğütle çağır’ kelam-ı ilahisi bu vazifenin ihmal edilemeyeceğini beyan eder. Dolayısı ile alim dediğimiz şahsiyet öncelikle bu yönüyle temayüz edecek. Çağının insanının iğdiş edilmiş,iğvaya maruz bırakılmış ,ayartılmış ,karartılmış,tersyüz edilmiş,dezenforme edilmiş,iğfal edilmiş,imha edilmiş,isyana zorlanmış,müstağni olduğuna inandırılmış,saptırılmış,ahmaklaştırılmış,aptallaştırılmış,salaklaştırılmış,müstekbirleştirilmiş kalbine ve zihnine, İslam’ın muştulayıcı ruhunu zerk edecek bir çaba içerisinde olmalı…

Saniyen; Yaşadığı dönemin bütün ezilmişleri, horlanmışları,mustazafları,yoksulları,kenar mahallelileri,köleleri ve açları alimin yanında olmalı.Onun söylemleri açların gözlerine ışık,kölelerin bukağılarına balta,yoksulların evlerine umut,ezilmiş ve horlanmışların yüreklerine inşirah,mustazafların bileklerine derman olmalı.Alim;Müstekbirleri,azgınlaşmışları, kendini müstağni görenleri,mazlumların kan ve gözyaşlarından iktidar devşirenleri,hakikati dezenforme edenleri ve eğri/dolambaçlı gösterenleri;yoldan çıkaranları,ayartıcıları,dini afyon olarak kullananları,tüketimin asaletine inananları,adaleti değil eşitliği bayraklaştıranları,şarlatanları,şeytanla ahitleşenleri,kandırdıkları halkın emeklerini sömürenleri,hedonistleri ,hainleri,ısırıcı melikleri, bel’am karakterlileri,mele ve mütrefleri rahatsız etmeli.

Salisen; Alim,basiret nişanesi, iz’an abidesi ve feraset timsali olmalı.’Müminin firasetinden korkun o Allah’ın nuruyla bakar’ hadisi şerifindeki irfani ve hikemi boyut alimin şiarı hatta karakteri olmalı.Küresel İstikbarın hile ve oyunlarına, şeytani düzenlerin ayartmalarına ve yoldan çıkarmalarına, belam kılıklıların safsata ve hezeyanlarına karşı adeta bir dağ gibi asil ve vakur bir duruş sergilemeli.

Rabian ; Alim cesur ve celadetli olmalı.Cesareti ve celadeti içi boş ve anlamsız değil, ses getiren, anlamlı ve hakperest olmalı.Her türlü otoriteye karşı bağımsız ve bağlantısız;güç ve iktidar odaklarının yaptıklarının meşruiyet makamı olmayan;Yezid kılıklıların,Timur ve Cengizlerin,Firavun düzenlerinin,Tuğyan etmiş tiranların ve küresel istikbarın kuklası,yalakası,yardakçısı,çanak yalayıcısı olmamalı.Dinlerini az bir pahaya satan,hakikati izhar etme sorumluluğunu tersyüz eden,dini bir kazanç ve dünyalık kapısı olarak gören bel’am kılıklıların karşısında, hakkı ve hakikati aşikar etmek için ceht etmenin ulviliğine iman etmiş, adeta bir kale gibi kavi ve vakur olmalı.

Hamsen;Alim, içinde yaşadığı zamanın farkında,adeta İbn-ul Vakt/Vaktin oğlu olan,çağının dilini ve idrakini bilen ve problemlerinin farkına varan;modern dönemin tüm argümanlarına karşı İslami referanslarıyla adeta bir mübariz gibi mücadele eden;bu çağa Kur’anın mesajını nasıl aktarabilirimin derdinde olan;felsefeden sanata,edebiyattan tarihe kadar ilmi müktesebatını genişletmiş ve bu ilmi birikimini 21.yüzyıl insanlığının modern tahakkümlerden kurtulması için kullanacak kabiliyette olan;modern insanın uyuşuk,pısırık,edilgen,tembel,ötekileşirici,silik,tehditkar,mürteci,muhafazakar,gelenekselci,tarih dışı,soyut,uyuşturucu,öte dünyacı,Batıni,ezoterik,özel gün ve gecelere özgü olarak algıladığı din dilini;açık/mubin,kuşatıcı,izzet ve şeref bağışlayan,maverai,adil,özgür,hakkaniyetli,hakikatperest,dinamik,somut,kurtarıcı,dünyevi,muhkem,merhametli,özneleştiren hale getirebilecek bir kavganın/mücadelenin içerisinde olmalı..

Bu alimler bir gün gelecektir.Rahimler onları doğurmakta cimridir fakat bir gün gelecektir.Aksi taktirde alimi/uleması olmayan,alim/ulema yetiştirme derdi olmayan bir ümmetin geleceği adına umutlanmak saflık olur…Vesselam…

 

Kamil ERGENÇ

Bu e-posta adresini spambotlara karşı korumak için JavaScript desteğini açmalısınız


AddThis
 

Yorum ekle