Adayış Risalesi

Mustafa  İslamoğlu hocamızın 20.baskısını yapan bu eseri okuduğum kitaplar arasında önem sırasına göre rahatlıkla birinci sıraya yerleştirebileceğim bir eserdir. Bugüne kadar okumayışımı  büyük bir kayıp olarak görüyorum.

İslamoğlu  kitabın takdim bölümüne şöyle bir soru sorarak başlıyor.’’Dünyanın en çok okunup ezberlenen kitabı hangisidir?’’Hiç tereddüt etmeden Kur’an’dır derim. Yine ‘’En çok okunup ezberlendiği halde en az anlaşılan kitap hangisidir?’’ diye sorsam cevabım yine aynı olacaktır’’Kur’an’’.Bu eseri okurken kendi kendime sordum. Kur’an mealini enaz 20-30 kez okuduğum halde ‘’Allah Ademi,Nuhu,İbrahim ailesini ve İmran ailesini seçerek alemlere üstün kıldı (3:33)’’ ayetini nasıl göremedim?Ya da okuyup geçtim.Allah neden İmran Ailesini seçip üstün kıldı?Neden onları üç peygamberle birlikte andı? İslamoğlu bu eserde tüm bu sorulara cevap veriyor.

Kitapta,ana,evlat ve torundan oluşan ve üç kuşakta tamamlanan adayış sürecini başlatanın İmranın kadını Hanne’nin olduğunu,O’nun daha doğmamış çocuğunun hiçbir dünyevi karşılık beklemeden Allah yoluna adadığını anlatıyor. Adarken de bu benim en değerli varlığım,ondan başka kimsem yok demeden daha ne yapabilirim ki diye düşünmeden ‘’benden kabul buyur’’ diyor. Hanne’nin adağı, Meryem’in kendisine yüklenen misyonu layıkıyla yerine getirmesi,oğlu İsa(a.s.)’nın bu misyonu nübüvvet düzleminde sürdürmesi ve davası uğruna hayatını feda etmesiyle süreç tamamlanır.İslamoğlu  ‘’Allah’ın bu olayı Kur’anla ölümsüzleştirmesinin hikmetlerinden biri de son nebiden sonra onun risalet mirasını omuzlayacak önderlerin yetişme ve ortaya çıkma sürecinin başlamasında Hanne ve onun soylu eylemi adayış olgusuna dikkat çekmek olduğuna inanıyoruz’’ der.

Kur’an ‘ın seçtiği tipler prototiplerdir. Burada seçilen olumlu bir tiptir.Hanne, en değerli varlığı çocuğunu Allah’ın yoluna adarken biz en zeki çocuklarımızın sınav maratonlarıyla başlarını döndürüyoruz.Düşlediğimiz ve başkalarına karşı övünme vesilemiz olacak mesleklerine ulaşabilmeleri için önlerindeki tüm engelleri kaldırmaya çalışıyoruz.Onları tamamen robotlaştırıyoruz. Hiçbir yeri kazanamayacağını düşündüğümüz tabiri caizse en çürüklerini de sözüm ona Allah’ın yoluna adıyoruz. İmam-Hatiplere İlahiyatlara yolluyoruz.Böylece dinimizi din tüccarlarına emanet ediyoruz.Çünkü Kur’an’a göre düşünemiyoruz.Ahiretimizi satıp dünyayı kazanmaya  çalışıyoruz.Bu tam anlamıyla bir iflastır.

Bu kitabı başta anneler olmak üzere herkesin okuması gerektiğini düşünüyorum.Zaten emanet olan hayatımızı , çocuklarımızı ve diğer değerli varlıklarımızı o zaman onun yoluna daha rahat adayabiliriz.Allah’ım bizleri Hanne’nin yolundan gidenlerden eyle…


Selim YAVUZ

AddThis